Soğuk Havada Cilt Hastalıkları Artıyor

Soğuk Havada Cilt Hastalıkları Artıyor

Kış mevsimi geldi, hastalığın artışına geçti. Soğuk havalarda sadece kavrama veya soğuk havalarda olduğu gibi yayılma artmıyor. Hava koşulları olumsuz olumsuz etkiliyor. Buna göre soğuk havanın oluşturduğu düşük nem, rüzgar ve su tüketiminin yapısının eklenmesiyle cilt hastalıklarının kış aylarında artarak görülmesi kaçınılmaz oluyor. Bu rahatsızlıkların gerekli olduğu gibi tedavi edilmemesi durumunda ciddi bir şekilde yol açabiliyor.

Egzama, soğuk alerjisi, sedef hastalığı… Kış aylarında sık görülen cilt hastalıkları, tedavi yöntemleri ve korunmak için alınabilecek önlemler  Balıkesir  Üniversitesi Tıp Fakültesi  Dermatoloji  Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Arzu Kılıç'la konuştu.

Egzama türleri soğuk havada sık sık görülüyor

Soğuk havalarda en sık görülen cilt hastalıklarının başında egzama geliyor. Egzama aslında bir iletim bütünü olduğu için tek bir çeşit yok, pek çok tür mevcut. Kışın yaygın olarak görülen türlerinden biri ise "yağlı egzama" olarak da bilinen seboreik egzama…

Kılıç, “Seboreik egzama kaşların arasında, kulakların arkasında ve dış kulak yolunda, burun kenarlarında, yani yüzün T bölgesinde kuruluk, akıntı ve pullanma ile muhtemel bir olası hastalık” diyor.

Kışla birlikte ortaya çıkan bir başka egzama türü ise tüm durumda görülüyor. Atopik egzama denilen bu hastalık yanakların yanı sıra boyun, gövde ve ellerde pullu ya da sulu akıntılara yol gösterir. Kaşıntı bu ülkenin bir başka bulgusu. Kış aylarında özellikle çocuklarda görülen atopik egzama, ilerleyen yaşlarda ise daha hafif formda, cilt kuruluğu olarak görülebiliyor.

"Tahriş egzaması elleri görülüyor. Soğuk havalar kadar soğuk suyun da eriyen ellerde kuruluş, yayılma, kızarıklık, çatlama gibi ortaya çıkıyor. Bütün bu egzamaların hepsi kış dönemlerinde, soğuk havalarda çoğalma gösteren hastalık gösteriyor."
Balıkesir Üniversitesi Tıp Fakültesi Dermatoloji Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Arzu Kılıç

Korunmak için hangi önlemlerin alınması?

Peki, tüm bu egzama çeşitlerinden korunmak için neler yapılması gerekiyor? “Öncelikle soğuk hava ve  sudan  korunmak gerek” diye uyarıda bulunan Prof. Dr. Kılıç, sözlerini şöyle sürdürüyor:

“Tabii bütün bu tedavilerden önce doğru tanı için bir dermatoloji hekimine başvurulması gerekiyor. Ancak bireysel olarak neler söylersak da en önemli korunma şekli soğuktan korunmanın yanı sıra cildimize sık sık nemlendirmeler kullanarak ve cilt direncini öğrenmeyi başardı.”

Sedef hastalığı, pernio ve soğuk alerjisi…

Kronik bir cilt hastalığı olan sedef hastalığı da kış aylarında ataklar yapabilir. Hastalık, ciltte beyazımsı, gümüşi renkte kepeklenmelerle ve akıntılarla seyrediyor. Soğuk ve kuru hava, düşük nem ve koşullar nedeniyle kış mevsiminde sedef hastalığının arttığını ifade eden Prof. Dr. Kılıç, “Bu alevlenmede mutlaka dermatoloji uzmanına başvurmak gerekiyor. Hastaların kulaktan dolma bilgileri ile tedavi olma girişimleri yerine dermatoloji uzmanının önerdiği tedavi yöntemleri uygulamaları gerekiyor” diye uyarıyor.

Pernio hastalığı nedir?

Kış aylarında pernio hastalık da sık görülüyor. Soğuk tarımsı olarak da bilinen bu hastalık el, ayak, parmak uçları, kulak kepçeleri, burun; yani parçaların uç bölgelerinde kırmızılık, ağrı, yanma ve sürünme hissiyle seyrediyor. Hastalıktan korunmak için öncelikle soğuğa karşı önlem almak gerekiyor. Pernio hastalıklarının tedavisi için mutlaka bir dermatoloji uzmanına başvurulması gerekiyor.

Soğuk alerjisi hiç şüphesiz kış mevsiminde görülen cilt hastalıklarının en dikkat edilmesi gerekeni. "Hastalık soğuk hava, buz ya da suyun bol miktarda temas ettiği yayılmalı kızarıklıklar ve kabarıklıklarla seyrediyor" diye konuşan Prof. Dr. Kılıç, önemli bir noktanın mevcut olduğunu çiziyor:

“Soğuk kurdeşeni ya da ürtikeri denilen bu hastalık, kış boyunca devam eder. Bu halkın en önemli kısmı bazen nefes darlığına kadar gidip kaybolmayacak. Bu nedenle soğuk alerjisi olan hastaların da mutlaka bir dermatoloji hekimiyle temasa iyileşmesi tedavi olması şartı.”