İskele Ve Gaziveren Bölgelerindeki İnşaatlar Rum Basınında

İskele Ve Gaziveren Bölgelerindeki İnşaatlar Rum Basınında

“Politis” gazetesi, Gaziveren ve İskele bölgelerine giderek burada yapılan inşaatlara ilişkin fotoğraflara yer verdi.

Politis gazetesi, “Gaziveren ve Trikomo’ya (İskele) Politis’in Keşfi” başlıklı haberinde, Gaziveren ve İskele bölgelerine giderek keşif yaptığını yazdı.

Bu bölgelerdeki inşaatlara ilişkin birçok fotoğrafa yer veren gazete, Gaziveren bölgesinin “yeni bir İskele” olma yolunda hızlı bir şekilde ilerlediğini, bu bölgeye siteler, apartmanlar ve iş yerlerinin inşa edildiğini belirtti.

İskele bölgesindeki emlak fiyatlarına da yer veren gazete, İskele bölgesi sakinleri ve bu bölgedeki işçilerin, gazeteye yaptıkları açıklamaya dayanarak bu taşınmaz mallardan en fazla Rusların ve İsraillilerin faydalandığını belirtti.

Habere göre Kıbrıslı Rum avukat Ahilleas Dimitriadis, “yasa dışı” olarak nitelendirdiği KKTC’deki inşaat faaliyetleri konusunda gazeteye yaptığı açıklamada, KKTC’deki taşınmazlara ilişkin durumu “sıkıcı” olarak nitelendirdi.

Her hak sahibi Rum göçmenin, elinden geleni yapması konusunda tek başına bırakıldığını ifade eden Dimitriadis, sorunun; siyasi ve hukuki olmak üzere iki düzeyde olduğuna da dikkati çekti.

Gazete haberinde ayrıca KKTC’deki eski Rum mallarının “yağmalanmasına” ilişkin üç polis araştırmasının devam ettiğini, ilk araştırmanın İskele, Gaziveren ve Tatlısu’da Yahudi ve Kıbrıs Türk sermayeli bir şirket; ikinci araştırmanın Tatlısu bölgesinde emlak alanında uğraşan Alman şirketi; üçüncü araştırmanın ise KKTC genelinde faaliyet gösteren Lübnan sermayeli şirketle alakalı olduğunu belirtti.

Habere göre sözde “Omorfo (Güzelyurt) Belediye Başkanı” Viktoras Hacıavraam gazeteye yaptığı açıklamada, bölgedeki inşaat patlamasını kınarken bu sorunun göğüslenmesi için Kıbrıs sorununun çözümüne yönelik müzakerelerin, üzerinde anlaşmaya varılan zeminde, yeniden başlaması yönteminin bulunması gerektiğini savundu.

Sözde “Trikomo (İskele) Muhtarı” Yakovos Hacıvarnava ise yapılan inşaatları suç ve kabul edilemez olarak nitelendirdi.

Birçok inşaatın keyfi olarak inşa edildiğini savunan Hacıvarnava, alıcıların ise Ruslar, İranlılar ve İsrailliler; yatırımcıların ise Yahudi şirketlerin olduğunu belirtti.

Hacıvarnava açıklamasında ayrıca “Trikomo” kökenli Rumların ve muhtarlığının, hukuki açıdan harekete geçme ihtimalini ciddi bir şekilde düşündüğünü bu bağlamda da devlet ve meclisten yardım talep ettiklerini söyledi.