Narenciye İhracatçı Birlikleri, iyiniyetli girişimlerinin karşılık bulmadığının taraflarına bildirildiğini belirterek; “Bu cihetle üyelerimizin lehine olacak yasal haklarımızı yasal yollardan arayacağımızı siz kamuoyuna bildirmek isteriz” ifadelerinde bulundu.
Narenciye İhracatçı Birliklerinden yapılan yazılı açıklamada, geçen narenciye sezonunda tarifi imkansız zararlar meydana geldiği, doğal afet olarak gördükleri bu sürecin sonunda hükümetin sadece üreticinin bedelini ödeyerek bu yılı başarıyla atlattığını düşündüğü ifade etti.
Yapılan açıklamada; üreticilerin birçoğunun bahçelerine bakamaz hale geldiği belirtilerek “İhracatçıların büyük bölümü ihracattan Tarım Bakanı sayesinde men edilerek birçok tesisin çalışamaz hale gelmesine sebebiyet verilmiş, bu tesisler gelir elde edememişler, aldıkları bir kısım ürünü ihraç edemedikleri için zarara uğramışlar dolayısı ile yaptıkları masrafları ve sabit giderlerini ödeyemez hale gelmişler, bu yıl ise kendilerinden üretim yapabilmeleri için birçok alanda masraflı önlemler almaları istenmiştir. Bunları masrafları nasıl karşılayacakları büyük soru işaretidir” şeklinde ifade edildi.
Bu zararların veya borçların karşılanabilmesi, yani sorunların giderilebilmesi konusunda Başbakan tarafından görevlendirme yapıldığı ancak toplantılardan henüz bir sonuç üretilemediği vurgulanan açıklamada şu ifadeler de yer aldı:
“Hal böyle iken önümüzdeki sezonun nasıl olacağı ile ilgili olarak Türkiye Cumhuriyeti yetkilileri ile Tarım Bakanlığı’mız yetkilileri arasında görüşmeler olmuş, yapılan ikili görüşmelerde ihracatçı temsilcilerinin bulunmaması nedeni ile tam bir çözüm üretilememiştir. Sezon gelmiş çatmıştır. Narenciyede sorunlar yumağı büyümeğe devam etmektedir. İhracatın önündeki sıkıntıların olumlu yaklaşımlar ile ortadan kaldırılması gerekmektedir. Unutulmaması gerekir ki; reel piyasalarda satış imkanları şu an çok zor görülmektedir. Dolayısı ile bizim, prosedürleri yumuşatmaya ve devletin tesis ve ihracatçılara gerekli yardımı yaparak önümüzdeki sezona güçlü bir şekilde hazırlanmamız gerekmektedir”