Hasipoğlu, dini bir gün vesilesiyle yapılan bu açıklamaların Ada’daki barış ortamına zarar verdiğini savunarak, Rum tarafında Türk karşıtlığının hâlâ etkisini sürdürdüğünü ifade etti.

Hasipoğlu açıklamasında;

“Ortodoks Hristiyanlar için en kutsal günlerden Paskalya Yortusu vesilesiyle Güney Kıbrıs’tan gelen açıklamaları hayret ve tepkiliyle karşıladık.

Dini bir günü siyasi şova çevirmeyi tercih eden gerek Rum Lider gerekse Rum Başpiskopos’un sözlerini esefle kınıyoruz.

"Kıbrıs Türk siyasetiyle Rum siyasetinin en büyük farkı, kilisenin Rum yönetimi üzerindeki radikal etkisidir"

Erhürman'dan Başpiskopos'a sert tepki Erhürman'dan Başpiskopos'a sert tepki

Kıbrıs’tan Türkleri kovacağını söyleyecek kadar kendisinden geçen Rum Yetkililerde hala Türk nefretinin güncelliğini koruduğunu herkesin görmesini gerektiğini bir kez daha vurguluyoruz. Kıbrıs Türk siyasetiyle Rum siyasetinin en büyük farkı, kilisenin Rum yönetimi üzerindeki radikal etkisidir .

"Çözüm masadaki değil sahadaki gerçekliktir"
Rum Ortodoks Kilisesi Kıbrıs Rum siyasi tarihinde oynadığı rolü hep hafızamızdadır. Çözümün eşiğine geldiğimiz her aşamada devreye girip Rum siyasetini etkilemişlerdir . Artık bilinmelidir ki çözüm masadaki değil sahadaki gerçekliktir. Kıbrıs’ta iki ayrı halk, iki ayrı devlet, iki ayrı kimlik gerçeği, bu nefret söylemleriyle kendisi bir kez daha ortaya koymuştur.

Anavatan Türkiye’nin etkin ve fiili garantisinin, bu sözlerle bizler için ne kadar yaşamsal olduğunu herkes yeniden idrak etmiştir. Rum Lider ve Başpikopos’un sözlerinin Ada’daki iki halk arasındaki atmosferi zehirlemekten başka işe yaramadığı ortadadır”