Ulaştırma ve Altyapı Bakan Yardımcısı Enver İskurt, Karadeniz Bölgesi'nin ulaştırma altyapısını ve ticari kapasitesini önemli ölçüde artıracak Samsun-Sarp Demiryolu Projesi'nin etüt çalışmalarına başlayacaklarını belirterek, "Bu proje, Samsun'dan Sarp Sınır Kapısı'na kadar uzanacak ve bölgenin demir yolu bağlantısını güçlendirerek ticaret ve turizm potansiyelini daha da artıracaktır." dedi.

İskurt, Recep Tayyip Erdoğan Üniversitesi Kongre Merkezi'nde düzenlenen Uluslararası Karadeniz Rize-Ayder Forumu'nda, AK Parti hükümetleri olarak Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan liderliğinde ülkenin dört bir yanında büyük projelere imza attıklarını söyledi.

Türkiye'nin ulaşım ve lojistik alanındaki dönüşümüyle bölgesel ve küresel ticaret ağlarında önemli bir konuma geldiğinin altını çizen İskurt, şöyle devam etti:

"Ülkemizin her köşesine uzanan kara, demir ve hava yolları ağları ile Türkiye'yi adeta baştan aşağı yeniden inşa ettik. Bu vizyon doğrultusunda Karadeniz Bölgesi de önemli yatırımlarla kalkınma hamlesinden payını almıştır ve bölgesel kalkınmanın lokomotifi haline gelmiştir. Karadeniz'in stratejik konumu, enerji ve ticaret koridorlarındaki önemi, uluslararası işbirlikleri ve bölgesel kalkınma açısından büyük fırsatlar sunmaktadır. Cumhurbaşkanı'mız Sayın Recep Tayyip Erdoğan'ın güçlü liderliği ve vizyonuyla bölgeye yapılan bu yatırımlar, bölgenin ekonomik potansiyelini artırmakta ve Karadeniz'i uluslararası lojistik ve ticaretin merkezi haline getirmektedir."

İskurt, Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığının yatırımlarına ilişkin şu bilgileri verdi:

"Bakanlığımız tarafından 2003 yılından 15 Eylül 2024'e kadar ulaşım ve iletişim alanında toplam 7 trilyon 371 milyar 799 milyon lira tutarında yatırım gerçekleştirilmiştir. Türkiye genelindeki yatırımların yüzde 16,43'ü Karadeniz Bölgesi'nde bulunan 18 ilimize yapılmış olup, bu illere 1 trilyon 219 milyar 922 milyon liralık yatırım yapılmıştır. Karadeniz Bölgesi'nde gerçekleştirilen yatırımların yüzde 91,74'ü kara yolu sektörüne ayrılmış ve bu sektöre yapılan toplam yatırım miktarı 1 trilyon 110 milyar 883 milyon lirayı bulmuştur. İl bazında yapılan yatırımlara baktığımızda ise Trabzon ve Rize'ye sırasıyla yüzde 12,63 ve yüzde 11,17'lik oranlarla en büyük yatırım paylarını ayırmışız."

Hayata geçirilen projelerle bölgenin ekonomik, sosyal ve turistik potansiyelini daha da artırmayı hedeflediklerini belirten İskurt, "2007 yılında hizmete sunulan Doğu Karadeniz Sahil Yolu, Samsun ile Sarp Sınır Kapısı arasındaki 542 kilometrelik güzergahıyla bölgemizin ulaşımını büyük ölçüde rahatlatmış ve her yıl 10,5 milyar lira tasarruf sağlamıştır. Yol boyunca yapılan 35 tünel ve köprülü kavşaklar bölgeye hem ekonomik hem de sosyal anlamda büyük katkılar sağlamıştır." dedi.

Ordu-Giresun Havalimanı, Ovit Tüneli, Artvin Yusufeli Tünel ve Yolları Projesi ile Salarha Tüneli yatırımlarına işaret eden İskurt, 2022'de hizmete açılan Rize-Artvin Havalimanı'nın deniz dolgusu üzerine inşa edilen bir diğer önemli proje olduğunu, buranın bölgeye önemli bir hava ulaşımı kapısı açarak, turizmi ve ticareti canlandırarak bölgenin stratejik önemini de artırdığını ifade etti.

İskurt, Trabzon'u Gümüşhane üzerinden Bayburt ve Erzurum'a bağlayan, 15 kilometrelik uzunluğuyla Avrupa'nın en uzun, dünyanın ise üçüncü en uzun çift tüplü kara yolu tüneli olan Zigana Tüneli'nin yerli ve milli kaynaklarla, Türk mühendisleri ve işçileri tarafından inşa edildiğini söyledi.

"Bölgemizdeki yatırımlar, stratejik bir vizyonun parçası olarak planlanmaktadır"

Devam eden projelere ilişkin de bilgi veren İskurt, "Rize'de inşası süren İyidere Lojistik Limanı Projesi, 6,3 milyar liralık yatırım bedeliyle 2020 yılında başlamış olup 2025 yılının sonunda tamamlanması hedeflenmektedir. Yıllık 3 milyon ton genel kargo, 8 milyon ton dökme yük, 100 bin teu konteyner ve 100 bir araç Ro-Ro kapasitesiyle bu proje, Karadeniz Bölgesi'nin ticari kapasitesini önemli ölçüde artırarak bölgeyi lojistik bir merkez haline getirecektir." diye konuştu.

İskurt, Samsun'da Gelemen-Tekkeköy İltisak Hattı Projesi'nin 1,8 milyar lira bütçesi ve yüzde 12,28 maksimum eğimi ile demir yolu taşımacılığını geliştirmeyi amaçladığını belirterek, "6,8 kilometre uzunluğundaki hat, yıllık 900 bin ton yük taşıma kapasitesine sahip olup, Tekkeköy Organize Sanayi Bölgesi ile Yeşilyurt Limanı arasında bağlantı sağlayarak demir yolu, deniz ve kara yolu taşımacılığını entegre edecektir. 2024 yılı sonunda tamamlanması planlanan bu proje şu anda yüzde 89 oranında tamamlanmıştır." dedi.

Zonguldak'taki Filyos Limanı'nın 320,5 milyon avro tutarındaki yatırımla 2021'de tamamlanarak faaliyete geçtiğini anımsatan İskurt, şunları söyledi:

"Yerel ve uluslararası ticaretin geliştirilmesinde stratejik bir rol üstlenen liman, Karadeniz'de keşfedilen doğal gazın karaya çıkarılması ve işlenmesi sürecinde kilit bir merkezdir. Bu önemli görev, limanın Türkiye'nin enerji arz güvenliğine yaptığı katkıyı da artırmaktadır. Filyos Limanı'nın Endüstri Sanayi Bölgesi ile entegrasyonunu sağlayacak İltisak Bağlantısı Projesi de planlama aşamasındadır. Yaklaşık 4,96 milyar lira maliyetle hayata geçirilmesi hedeflenen bu proje, 7,17 kilometre uzunluğundaki demir yolu hattıyla limanı çevredeki lojistik köylere bağlayarak bölgedeki sanayi ve ticaret hacmini artıracaktır."

İskurt, planlanan projeler tamamlandığında Karadeniz Bölgesi'nin ulaşım altyapısının daha da güçleneceğini ve bölgenin kalkınmasına büyük katkı sağlayacağını vurgulayarak şunları kaydetti:

"Bölgemizdeki yatırımlar, sadece bugünkü ihtiyaçları karşılamakla kalmayıp, geleceğe yönelik stratejik bir vizyonun parçası olarak planlanmaktadır. Son olarak, Karadeniz Bölgesi'nin ulaştırma altyapısını ve ticari kapasitesini önemli ölçüde artıracak olan Samsun-Sarp Demiryolu Projesi'nin etüt çalışmalarına başlayacağımızın müjdesini vermek istiyorum. Bu proje, Samsun'dan Sarp Sınır Kapısı'na kadar uzanacak ve bölgenin demir yolu bağlantısını güçlendirerek ticaret ve turizm potansiyelini daha da artıracaktır. Yük ve yolcu taşımacılığında büyük avantaj sağlayacak olan bu demir yolu hattı, Karadeniz'in lojistik anlamda bölgesel ve uluslararası düzeyde bir merkez olmasına katkı sunacaktır."

KEİPA Başkan Yardımcısı Dönmez: Doğu Avrupa ve Orta Asya'dan açılan Kafkasya koridoru için Karadeniz Bölgemiz çok önemli bir noktada

Karadeniz Ekonomik İşbirliği Parlamenter Asamblesi (KEİPA) Başkan Yardımcısı, KEİPA Türkiye Delegasyonu Başkanı Fatih Dönmez, Doğu Avrupa ve Orta Asya'dan açılan Kafkasya koridoru için Karadeniz Bölgesi'nin çok önemli bir noktada yer aldığını belirterek, "Lojistik liman, Kafkas ve Ortadoğu ülkeleri arasında kombine taşımacılık zincirinin aktarma merkezi işlevini üstlenecektir." dedi.

Dönmez, Recep Tayyip Erdoğan Üniversitesi Kongre Merkezi'nde düzenlenen Uluslararası Karadeniz Rize-Ayder Forumu'nda, Türkiye'nin üç kıtanın buluştuğu stratejik coğrafi konumuyla dünyanın önde gelen ulaşım ve lojistik merkezlerinden biri olduğunu söyledi.

Türkiye'nin kıtalar ve bölgeler arası konumu çerçevesinde bölgesel ulaştırma koridorlarının geliştirilmesine yönelik birçok girişime destek verdiğini ve vermeye de devam ettiğini vurgulayan Dönmez, şunları belirtti:

"Türkiye'den başlayarak Kafkaslar Bölgesi'ni, buradan Hazar Denizi'ni aşarak Türkmenistan ve Kazakistan'ı takiben Orta Asya ve Çin'e ulaşan Hazar Geçişli Doğu-Batı Orta Koridor Tarihi İpek Yolu'nun Canlandırılması Projesi'nin en önemli bileşenlerinden birisini oluşturmaktadır. Orta Koridor, Avrupa ile Asya arasında bir ticaret yolu olarak Kuzey Koridoruna oranla daha hızlı, şüphesiz daha ekonomik, 2 bin kilometre daha kısa, iklim koşulları bakımından daha elverişli olup, deniz yoluna kıyasla ulaşım süresini de yine 3'te 1 oranında daha kısaltmaktadır."

FETÖ şüphelisi Sayıştay eski  başdenetçisi Yunanistan'a kaçarken tutuklandı FETÖ şüphelisi Sayıştay eski başdenetçisi Yunanistan'a kaçarken tutuklandı

Dönmez, KEİ ülkeleri arasında hava yolu seferlerinin artırılarak ticari, ekonomik, kültürel ve turizm sektörünün canlanmasının bölge ülkelerine büyük fayda sağlayacağının altını çizerek, "Lojistik anlamında bölge ülkeleri arasında özellikle yeni hizmete alınan Rize-Artvin ve Ordu-Giresun, Trabzon havalimanlarının daha etkin bir şekilde kullanılması da büyük önem arz etmektedir." ifadelerini kullandı.

İyidere Lojistik Limanı'na da değinen Dönmez, "Doğu Avrupa ve Orta Asya'dan açılan Kafkasya koridoru için Karadeniz Bölgemiz çok önemli bir noktada yer alıyor. Lojistik liman, Kafkas ve Orta Doğu ülkeleri arasında kombine taşımacılık zincirinin aktarma merkezi işlevini üstlenecektir. Limana gelen yükler Erzurum, Bingöl, Diyarbakır ve Mardin güzergahındaki kara yolu bağlantısı ile kalkınma yoluna bağlanacak, bu sayede uluslararası ticaret yollarına bağlantısıyla Türkiye'nin, dolayısıyla da geniş Karadeniz Bölgesi'nin stratejik konumunu güçlendirecektir." değerlendirmesinde bulundu.

"Buradan KEİ üyesi ülkelere de bir kez daha seslenmek istiyorum, lütfen soykırıma karşı sesinizi yükseltin"

Dönmez, "Gazze'de neredeyse 1 yıldır devam eden İsrail'in vahşi saldırganlığı ve soykırım uygulamalarını bir an evvel durdurmak için tarihi bir sorumlulukla, vicdani bir sorumlulukla karşı karşıyayız." ifadelerini de kullanarak, şunları kaydetti:

"İsrail Gazze'de 2,3 milyon insanın üzerine 1 yılda 100 bin ton bomba attı. İkinci Dünya Savaşı sırasında Dresden, Hamburg ve Londra'ya atılan bombaların toplamından fazla bomba attı. İsrail 50 bin insanı katletti, bir o kadar insan da belki enkaz altında. Allah rahmet etsin. Açlıktan çocukların öldüğü dünyanın en büyük toplama ve ölüm kampı Gazze'deki bu vahşete uluslararası toplumun sessiz kalmaması lazım. Buradan KEİ üyesi ülkelere de bir kez daha seslenmek istiyorum, lütfen soykırıma karşı sesinizi yükseltin. Soykırımcı İsrail'i durdurmak için gelin birlikte hareket edelim. Bu, insanlığa karşı dünya barışı için bir görevdir diye değerlendiriyoruz. Türkiye olarak her zaman Filistinli kardeşlerimizin haklarını savunduk, savunmaya devam edeceğiz. Bölgede barışın ancak 1967 sınırlarında başkenti Doğu Kudüs olan bağımsız, egemen ve coğrafi bütünlüğe sahip bir Filistin devletinin kurulmasıyla mümkün olabileceğini her platformda dile getiriyoruz. Yine KEİPA üyesi ülkeler arasında Filistin devletini henüz tanımayan, temasa geçmeyen üyelerimiz de var. Bir kez daha buraya katılan parlamenterler vesilesiyle hükümetlerine ve meclislerine bu çağrıyı yapmak istiyorum."

"Bu tür çalışmalar hem komşu ülkelerin hem bu güzergahta faaliyet sürdüren ülkelerin ekonomilerine katkı olacaktır"

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Hayati Yazıcı da Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Birleşmiş Milletler Toplantısı'nda dünyada zulmü kendisine yol edinmiş olanlar ve onu destekleyenlerin yüzlerine baka baka "Haksızsınız, zalimsiniz" demek suretiyle insanlığın vicdanı olduğunu söyledi.

Yazıcı, Türkiye'nin dünya coğrafyasının çok önemli kesitinde yer alan ve bu nedenle de coğrafi stratejik üstünlüğe sahip bir ülke olduğunu dile getirerek, "Üç eski kıtanın üzerindeyiz. Ülkemizin bu coğrafi konumu aynı zamanda stratejik ilişkilerin, lojistiğin ve ulaştırmanın merkezi ülkesi konumuna getirmiş bulunuyor." dedi.

İyidere Lojistik Merkezi'nin Karadeniz'de yapılan sondajlar sonucu elde edilen doğal gazın karaya çıkartılması, işletmesi bakımından da önemli fonksiyon icra edeceğini anlatan Yazıcı, "Bu tür çalışmalar hem komşu ülkelerin hem bu güzergahta faaliyet sürdüren ülkelerin ekonomilerine katkı olacaktır. Türkiye'nin gücü elbette sadece proje yapmak değil. Güçlü liderlik, yetişmiş insan gücü, kaynaklarımız ve stratejik özelliğimizle bizim bu hizmetleri tüketiciye, halka, millete, insanlığa arz etmemizin en önemli faktörleridir." sözlerine yer verdi.

KEİPA Genel Sekreteri Prof. Dr. Asaf Hajiyev de lojistik ve ulaştırmanın dünyadaki önemini vurgulayarak, "Artık bu sektör enerji sektörünün, banka sektörünün hepsinin çok üzerindedir. Çünkü dünya için çok önemlidir." dedi.

Komünikasyon, kültür ve komünikasyon teknoloji olmasa lojistiğinin olmayacağını anlatan Hajiyev, "Bu üç prensip bir araya geldiğinde yeni iş yerleri açılır, bölgelerde yeni şehirler savunulur ve bölgelere sulh ve barış gelir. Barış olmasa komünikasyon ve lojistik mümkün değil. Onun için bu formül bu bölgeye bir barış getirecektir." diye konuştu.

Forumda, Rize Valisi İhsan Selim Baydaş, AK Parti Rize Milletvekili Harun Mertoğlu, Rize Belediye Başkanı Rahmi Metin, Karadeniz Rize-Ayder Forumu Başkanı ve DOKAP Başkanı Hakan Gültekin, Rize Bürokratlar, Yöneticiler ve İş İnsanları Sosyal Yardımlaşma Derneği Başkanı Erol Aykut da konuşma yaptı.

KEİPA Başkan Yardımcısı Dönmez, Uluslararası Karadeniz Rize-Ayder Forumu ortak bildirisini paylaştı

Karadeniz Ekonomik İşbirliği Parlamenter Asamblesi (KEİPA) Başkan Yardımcısı, KEİPA Türkiye Delegasyonu Başkanı Fatih Dönmez, ileri teknolojileri kullanarak ve düzenleyici çerçeveleri uyumlu hale getirerek mal ve hizmetlerin serbest akışını kolaylaştıran kapsamlı bir lojistik altyapı oluşturmayı ve böylece ekonomik faaliyet ve rekabet gücünü artırmayı hedeflediklerini söyledi.

Dönmez, Uluslararası Karadeniz Rize-Ayder Forumu kapsamında Rize'nin Çamlıhemşin ilçesine bağlı Ayder Yaylası'nda düzenlenen programda, forumun ortak bildirisini kamuoyuyla paylaştı.

Ekonomik kalkınmadaki modern zorlukları ve yeni trendleri dikkate alarak bölge ülkeleri arasındaki lojistik kapasitelerin genişletilmesi ve ulaştırma potansiyelinin artırılması hususlarında kararlı olduklarını belirten Dönmez, ekonomik faaliyetlerin, KEİ, KEİPA, Karadeniz Ticaret ve Kalkınma Bankası, KEİ İş Konseyi, KEİ Bölgesindeki Karayolu Taşımacıları Dernekleri Birliği çerçevesindeki üye devletlerin daimi gayretlerinin yanı sıra iş dünyasının ve yerel makamların katkıları sayesinde iyi komşuluk ve dostluk ruhuyla dinamik bir şekilde geliştiğini ifade etti.

Dönmez, etkin, sürdürülebilir ve çevre dostu ulaştırma sistemlerinin ve lojistiklerinin geliştirilmesi adına ulaştırma ve lojistik sektörlerinin ilgili tüm tarafları arasındaki iş birliğinin önemini tanıdıklarının altını çizerek "Ulaştırma ağlarının etkinliğinin geliştirilmesi ve lojistik çalışmalarının optimize edilmesi için altyapıya ve teknolojiye yatırım yapılması ihtiyacını teyit etmekteyiz. Bağlantısallık dahil, ekonomik ve ticari gelişmelerin siyasi istikrar ve kalıcı barışın tesisiyle mümkün olabileceğinin bilinciyle, birlikte çalışarak ortak zorlukları ele alabilir ve ulaştırmanın etkinliğinin ve sürdürülebilirliğinin geliştirilmesi adına yenilikçi çözümler bulabiliriz." dedi.

KEİ üyesi devletlerin ekonomik büyüme ve bölgesel entegrasyon için verimli lojistik sistemlerinin önemli rolünü kabul ettiğini vurgulayan Dönmez, şu değerlendirmede bulundu:

"Karadeniz iş birliği sürecindeki tüm aktörler ticareti geliştirecek ve malların ve ulaştırma hizmetlerinin teslimat sürelerinin etkili bir şekilde kısaltılmasını sağlayacak kapsamlı lojistik ağların geliştirilmesini gözetmektedir. Bizler ileri teknolojileri kullanarak ve düzenleyici çerçeveleri uyumlu hale getirerek mal ve hizmetlerin serbest akışını kolaylaştıran kapsamlı bir lojistik altyapı oluşturmayı ve böylece ekonomik faaliyet ve rekabet gücünü artırmayı hedefliyoruz. Mevcut bölgesel girişimler arasında, küresel tedarik zincirlerine entegrasyon için bir kilit merkezi olarak ileride hizmet edecek Rize'deki yüksek teknolojili bir endüstriyel gelişim bölgesi olan İyidere Lojistik Merkezi'nin bu çabada önemli bir rol oynayacağını beyan ediyoruz."

Ulaşımın, bölgesel entegrasyon sürecinin temelini oluşturduğuna dikkati çeken Dönmez, KEİ üyesi devletlerin limanlar, demir yolları ve otoyollar dahil olmak üzere ulaştırma tesislerinin modernizasyonuna ve inşasına yatırım yaptığını anlattı.

Dönmez, ulaşım altyapısını geliştirerek insanların ve malların taşınmasını daha verimli hale getirmeyi amaçladıklarına işaret ederek "Bu husus, bölge içi bağların güçlendirilmesiyle Karadeniz Bölgesi'ni küresel pazarlara daha iyi bağlama etkisi de yaratacaktır. İş birliği çabaları liman tesislerinin iyileştirilmesi, çok modlu taşımacılık çözümlerinin optimize edilmesi ve dirençli ve sürdürülebilir taşımacılık ağları sağlamak için dijital teknolojilerin entegre edilmesi üzerinde yoğunlaşmalıdır. Rize ilinin ulaştırma ve lojistik potansiyeli, emniyetin, güvenilirliğin ve malların hızlı teslimatının yanı sıra bölgedeki toplumlar ve iş faaliyetleri için ekonomik kalkınma ve refaha destek veren optimal ekonomik faydaların geliştirilmesine gerçek bir katkı sağlayabilir." diye konuştu.

"Gemi inşasında iş birliğini geliştirmeye kararlıyız"

Karadeniz Bölgesi'nin teknolojik ilerlemenin itici gücü olabilecek gemi inşa sanayisinde önemli bir potansiyele sahip olduğunu vurgulayan Dönmez, şunları kaydetti:

"Bizler ortak girişimleri, araştırma ve geliştirme girişimlerini ve programlarını tesis ederek gemi inşasında iş birliğini geliştirmeye kararlıyız. Kaynaklarımızı ve uzmanlığımızı bir araya getirerek gemi inşa sektörlerimizin rekabetçiliğini güçlendirebilir, yüksek kaliteli istihdam olanakları yaratabilir ve çevresel açıdan sürdürülebilir denizcilik teknolojilerinin ortaya çıkmasına hep birlikte katkıda bulunabiliriz. Bu yaklaşım Karadeniz Bölgesi'nin küresel gemi inşa pazarında kilit bir oyuncu olarak konumlanmasına yardımcı olacaktır."

Dönmez, Karadeniz Bölgesi'nin petrol, doğal gaz, yenilenebilir enerji ve hidroelektrik dahil olmak üzere zengin enerji kaynaklarına sahip olduğunun altını çizdi.

Bölgenin aynı zamanda enerji geçişi için geniş beklentilere sahip önemli petrol ve doğal gaz rezervlerine de yakın bir konumda olduğunu dile getiren Dönmez, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Orta Asya ve Hazar Bölgesi'nden Batı ile Doğu'yu, Kuzey ile Güney'i birbirine bağlayan ulaşım koridorları ve ana enerji yolları, Karadeniz Bölgesi'nin transit konumu nedeniyle bölge ülkeleri üzerinden geçmektedir. Tüm bunlar, çok taraflı bölgesel ve küresel enerji projelerinin uygulanması için koşullar yaratmakta ve bölgenin jeostratejik önemini artırmaktadır. Günümüzdeki önceliğimiz bölgenin enerji potansiyelinin etkin bir şekilde değerlendirilmesi adına aramanın, üretimin ve altyapının geliştirilmesine yatırım yapılmasıdır. Ayrıca sürdürülebilir ve çeşitlendirilmiş bir enerji karışımının sağlanması, elverişli bir yatırım ortamının yaratılması, enerji güvenliğinin artırılması, çevresel zararların azaltılması ve temiz enerjiye geçişin hızlandırılması adına yenilenebilir enerji projelerinin geliştirilmesine odaklanılması önemlidir."

Dönmez, güvenli, etkin ve sürdürülebilir ulaştırma lojistiğinin geliştirilmesine olan taahhütlerini yinelediklerini belirterek "Birlikte çalışarak ve somut adımlar atarak tüm katılımcılara fayda sağlayacak ve bir bütün olarak ekonomilerimizin ve toplumlarımızın kalkınmasına katkı sağlayacak daha sürdürülebilir ve etkin ulaştırma sistemleri yaratabiliriz." dedi.

Etkinliğin önemine gönülden inandıklarını ve böylesi bir forumun her yıl tertiplenmesini uygun gördüklerini ifade eden Dönmez, "Forumun katılımcıları, forumun yüksek bir seviyede düzenlenmiş olduğunu vurgulayarak toplantının tertiplenmesinde yer alan Türkiye'nin ulusal ve yerel makamlarına ve sivil toplum kuruluşlarının temsilcilerine mükemmel bir çalışma ortamını sağladıkları ve sıcak misafirperverlikleri için şükranlarını ifade etmektedir." diye konuştu.

Forumun bir başlangıç olduğuna işaret eden Dönmez, bundan sonra her yıl Rize Ayder'de başka tema ve başka konularda bir araya gelmeyi, tartışmayı istediklerini anlattı.

Dönmez, böylece başta Rize'nin yerel, ekonomik ve sosyal gelişmesine katkı sağlamak olmak üzere, bölgenin ve Karadeniz Ekonomi İşbirliği'ndeki üye ülkelerin toplam refahının artırılmasına katkı sağlanacağına inandıklarını sözlerine ekledi.

Heyet, daha sonra İyidere Lojistik Merkezi'nde de incelemelerde bulundu.