Dışişleri Bakanlığı, ABD ile Güney Kıbrıs Rum Yönetimi arasındaki askeri işbirliğinin KKTC için bir tehdit unsuru oluşturduğunu duyurdu. Açıklamada, Güney Kıbrıs Rum Yönetimi’nin ABD’den aldığı askeri desteğin, adanın Kıbrıs meselesindeki hakimiyetçi tutumunu sürdürdüğünü belirtti. Bakanlık, bu işbirliğinin adadaki gerginliği artırmaktan başka bir amaca hizmet etmediğini vurguladı.

Bakanlık, geçen cumartesi günü ABD Donanması’na ait USS Roosevelt isimli güdümlü füze destroyerinin Limasol Limanı’na yaptığı ziyaretin, ABD’nin Güney Kıbrıs Rum Yönetimi ile olan stratejik ortaklığının bir parçası olduğunu ifade etti. Bu ziyaretin, ‘Doğu Akdeniz’de seyir özgürlüğünü sağlamak’ ve ‘bölgedeki kriz yönetimini desteklemek’ gibi gerekçelerle gerçekleştirildiği öne sürülse de, aslında askeri destek vermenin bir göstergesi olduğu belirtildi.

Dışişleri Bakanlığı, ABD Donanması’na ait USS Roosevelt ve USS San Juan isimli denizaltının son iki yılda birçok kez ‘liman ziyareti’ adı altında Güney Kıbrıs Rum Yönetimi’nin deniz limanlarına uğradığını hatırlatarak, bu ziyaretlerin Kıbrıs Türk halkı için bir tehdit oluşturduğunu ifade etti. Bakanlık, bu ziyaretlerin ABD ve Güney Kıbrıs Rum Yönetimi arasındaki askeri işbirliğinin bir parçası olarak değerlendirildiğini ve bölgedeki gerginliği artırmaktan başka bir amaca hizmet etmediğini belirtti.

Ayrıca, ABD’nin 2022 yılında Güney Kıbrıs Rum Yönetimi’ne uyguladığı silah satış yasağını tamamen kaldırmasının ardından, 18 Ağustos 2023 tarihinde bu ambargonun bir yıl süreyle uzatıldığı duyuruldu. ABD'nin bu askeri destekle Güney Kıbrıs Rum Yönetimi’nin saldırgan tavırlarını artırdığını ve Kıbrıs meselesindeki hakimiyetçi zihniyetini sürdürdüğünü vurgulayan Dışişleri Bakanlığı, bu durumun adadaki güvenlik dengelerini tehdit ettiğini belirtti.

Huzur operasyonuyla yakalanan zanlılar tekrar mahkemede Huzur operasyonuyla yakalanan zanlılar tekrar mahkemede

KKTC, bu gelişmelerin ardından, Kıbrıs Türk halkının güvenliğini sağlamak ve adadaki istikrarı korumak amacıyla Anavatan Türkiye ile birlikte gereken tüm adımları atmaktan kaçınmayacağını duyurdu. Bakanlık, ulusal güvenlik ve bölgesel istikrar açısından bu konuda kararlı bir tutum sergileneceğini ifade etti.