Bilindiği üzere araçlarda zorunlu trafik sigortası yapılmadan araç satışı yapılmıyor. Firmalar aracın satışı sırasında sigorta yaparken alıcıyı yeni müşteri gibi algıladığında poliçe yüksek fiyattan çıkıyor.
TÜKETİCİ MAĞDURİYETLERİNDE ARTIŞ YAŞANDI
İkinci el araç alım satımlarında getirilen sigorta zorunluluğu önemli sorunlara, fırsatçılığa ve tüketici hak kayıplarına da neden oluyor. Bu duruma başta galericiler olmak üzere birçok sürücü tepkili.
HASARSIZLIK İNDİRİMİ SİSTEMDE GÖRÜNMÜYOR
İkinci el araç alımında noter işlemleri yapılırken aracın yeni sahibi zorunlu mali sorumluluk sigortası yapmak istediğinde, aracın tescil bilgileri sisteme girildiğinde sürücünün sahip olduğu indirimler yeni araç için görülmüyor. İkinci el araç devirlerinde zorunlu mali sorumluluk sigortasında sistem aracın yeni sahibinin indirimlerini göremediği için iki kat yüksek fiyat veriyor. Başvurup indirimli yeni poliçe düzenlenmediğinde alıcıların toplam kaybı binlerce lirayı bulabiliyor.
Örneğin yıllardır aldığı hasarsızlık indirimleri bulunan ve 8. basamağa girip yaklaşık 5.400 TL sigorta primi ödemesi gereken bir sürücü, yeni bir araç için sistemden fiyat aldığında 4. basamak olarak değerlendirilip 10 bin 888 TL prim ödemek zorunda kalıyor. Neredeyse iki katı prim ödeyip sigorta poliçesini alan sürücü, noterden devir işlemlerini yaptırıyor. Bu mağduriyet sistemdeki sıkıntıları gözler önüne seriyor.
UYGULANACAK AZAMİ PRİM ARTARKEN HAK KAYIPLARI DA ARTACAK
Mali sorumluluk sigortasında 1 Ocak 2025 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere uygulanacak azami primler, 2024 yılı Aralık ayında uygulanan azami primlere göre; taksi, minibüs, otobüs, kamyon ve çekici araç gruplarında artacak. Dolayısıyla sürücülerin hak kayıpları daha da artmış olacak.