Bu protesto, bölgede giderek büyüyen turist akışının çevresel ve sosyal etkilerine karşı bir tepki olarak değerlendiriliyor. Özellikle kış sezonunda artan ziyaretçi sayısı, kayak merkezlerinde aşırı kalabalık, trafik ve altyapı sorunlarını beraberinde getiriyor. Yeşiller Partisi meclis üyesi Brigitte Foppa, yıllardır turizmin yarattığı etkilerin hafife alındığını belirterek, “Başta bizi abartıyor olarak gördüler, ancak artık bu durum toplumda derin bir yara açtı” dedi.
Roccaraso’da Kaos: 10 Bin Turist Kayak Merkezini Felç Etti
Alpe Di Siusi’deki protesto, İtalya’da turizmin yarattığı sıkıntıların tek örneği değil. Daily Mail’in haberine göre, bir diğer kayak merkezi Roccaraso, geçtiğimiz ay turist akını nedeniyle büyük bir kriz yaşadı. 260 otobüsle gelen yaklaşık 10 bin ziyaretçi, bölgedeki altyapıyı tamamen zorladı.
Yerel işletmeler ve halk, bu ani kalabalığa hazırlıksız yakalanırken, kayak liftlerinde uzun kuyruklar oluştu, restoranlar aşırı yoğunluk nedeniyle hizmet veremez hale geldi ve dağ yollarında büyük trafik sıkışıklıkları yaşandı. Özellikle TikTok üzerinden tanıtılan 20 euro’luk günlük kayak turları, bölgeye olan ilgiyi artırırken, bu tür sosyal medya etkisinin kontrolsüz turizm akışına yol açtığı belirtiliyor.
Anti-Turizm Hareketi Avrupa Genelinde Yayılıyor
İtalya’daki bu protestolar, Avrupa genelindeki anti-turizm hareketinin bir parçası olarak görülüyor. Geçtiğimiz yaz, İspanya’da da büyük çaplı gösteriler düzenlenmişti. Özellikle Kanarya Adaları ve Balear Adaları’nda, bölge halkı “Turistler Evine Dönsün” sloganlarıyla sokaklara çıktı.
Turist karşıtı protestoların artması, turizm sektöründeki büyük firmaları da harekete geçirdi. Jet2 CEO’su Steve Heapy, Kanarya Adaları yönetimine yaptığı açıklamada, bu protestoların turistleri alternatif destinasyonlara yöneltebileceği uyarısında bulundu. Heapy, “Ziyaretçiler, protestolarla karşılanmak istemiyor. Türkiye ve Fas gibi destinasyonlar, turistleri daha sıcak bir şekilde ağırlıyor” diyerek bölgedeki turizm politikalarının gözden geçirilmesi gerektiğini vurguladı.
Artan anti-turizm protestoları, turizmin sürdürülebilirliği konusunu yeniden gündeme getirirken, kontrolsüz ziyaretçi akışının hem yerel halkı hem de destinasyonların geleceğini nasıl etkileyeceği tartışılıyor.
